Ana içeriğe atla

Yazılım Hataları – Bölüm 3


Daha önceki makalelerde hata tanımı ve hata yönetimi incelenmişti. Bu makalede, hata tiplerini ve derecelerini incelemeye çalışacağız. Hatalar, tanım ve içerik olarak belirli sınıflara veya derecelere ayrılırlar. Hatarın katogorize edilip, derecelendirilmesi, yazılım geliştirme sürecinin planlanmasında önemli rol oynamaktadır. Edindiğimiz tecrübelere göre, tüm hatalara aynı bakış açısıyla yaklaşmak, karşılaşma yüzdelerini görmezden gelmek projenin bitimine negatif yönde etkilemektedir. Yapılan sınıflandırma ve derecelendirme; aynı zamanda ilgili problemlerin çözümünde kullanılacak test tekniklerinin belirlenmesine de katkıda bulunacaktır.
Kategorizasyon ve derecelendirme çalışmalarında FMEA (Failure Mode and Effect Analysis) tekniği kullanmaktayız. Bu teknik asıl olarak Risk Analizlerinde kullanılsa da, Univera olarak bizler FMEA’ yı test süreçlerimizde hata katogerizasyonu işlemlerine de dahil ettik. Kısaca FMEA tanımı yapacak olursak;
F -> Failure (Hata)
M -> Mode and (Türü ve )
E -> Effects (Etkileri)
A -> Analysis (Analizi)
Bu çalışma tüm proje ekibinin katılımı ile gerçekleşmelidir. FMEA tekniğinde bulunan risklerin etkileri üçe ayrılır;


1. Sistem açısından önemine göre (severity)
a. Veri Kaybı: Riskin sistemde veri kaybına sebep olması
b. İşlevsellik Kaybı: Riskin sistemdeki bir işlevselliğe bloke etmesi
c. Giderilebilir İşlevsellik Kaybı: Riskin sistemdeki bir işlevselliği bloke etmesi fakat başka bir işlevsellik kullanılarak işlemin gerçekleştirilebilmesi
d. Kısmi İşlevsellik Kaybı: Riskin sistemdeki bir işlevselliğin çok önemli olmayan bazı özelliklerini bloke etmesi
e. Kozmetik Risk: Genellikle kullanıcı ara yüzlerinde ortaya çıkan, işlevselliği etkilemeyen fakat istenmeyen mesaj veya görüntü sergileyen riskler
2. Müşteri açısından önemine göre (priority)
a. Acil (Urgent): Hemen çözülmesi gereken riskler/hatalar
b. Zorunlu (Essential): Sistem kullanıma alınmadan önce kesinlikle düzeltilmesi gereken riskler/hatalar
c. Önemli (Valuable): Müşteri memnuniyetini etkileyebilecek riskler/hatalar
d. Düzeltilse iyi olur (Desirable): Yeterli zaman kalırsa düzeltilmesi iyi olacak riskler/hatalardır. Aksi takdirde bir sonraki sürümde düzeltilebilir.
e. İsteğe bağlı (Discretinary): Daha öncelikli riskler/hatalar düzeltildikten sonra diğer sürümlerde düzeltilebilecek riskler
3. Gerçekleşme olasılığına göre (likelihood)
a. Muhtemel (Likely)
b. Mümkün (Possible)
c. İhtimal dahilinde olmayan (Unlikely)
Risk Analizi ve RPN
Girilen risk dereceleri sonrasında değerler çarpılarak o risk/hata için risk önem katsayısı (Risk Priority Number - RPN) belirlenir. Formül aşağıdaki gibidir;
RPN = (Severity * Priority * Likelihood)
Hataların derecelerinin çarpımı ile ortaya çıkan önem katsayıları kendi içlerinde küçükten büyüğe sıralanılarak öncelikler belirlenir. En küçük önem katsayı olan hata en önemli ve en çok test yapılması gereken koşulu içerir. Tüm bu işlemlerden sonra Univera olarak bizler, hangi teste ne zaman başlanacak, ne zaman sonlandırılacak?. Belirlenen testler ne kadar sürecek? gibi karar süreçlerimizi analitik olarak ölçülebilir hale getirdik. Bir sonraki yazımızda FMEA kullanımı ve teknikleri hakkında bilgi vereceğiz.
Arzu ŞENSOY, Yalçın ÖZÇELİK

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

UML ve Modelleme – Bölüm 4 (Class (Sınıf) Diyagramları)

Bir önceki makalemizde UML modellemede kullanılan ilk diyagram olan Use Case diyagramını incelemiştik. Bu makalemizde nesne tabanlı programlamada kullanılan sınıflar ve sınıfların arasındaki ilişkileri modelleyebileceğimiz diyagramlar olan Class(Sınıf) diyagramlarını inceleyeceğiz. UML’de sınıflar, nesne tabanlı programlama mantığı ile tasarlanmıştır. Sınıf diyagramının amacı bir model içerisinde sınıfların tasvir edilmesidir. Nesne tabanlı uygulamada, sınıfların kendi özellikleri (üye değişkenler), işlevleri (üye fonksiyonlar) ve diğer sınıflarla ilişkileri bulunmaktadır. UML’de sınıf diyagramlarının genel gösterimi aşağıdaki gibidir. Şekil 1. Class Diyagram Şekil1’de görüldüğü üzere bir dikdörtgeni 3 parçaya bölüyoruz. En üst bölüm sınıf adını, orta kısım özellik listesini (üye değişkenler) ve en son kısım, işlev listesini (üye fonksiyonlar) göstermektedir. Çoğu diyagramlarda alt iki bölüm çıkarılır. Genelde tüm özellik ve işlevler gösterilmemektedir. Ama...

UML ve Modelleme – Bölüm 3 (Use Case Diyagramlar)

Önceki iki makalemizde ( 1 , 2 ) UML’e genel olarak değinip ve modellemede kullanacağımız dokuz diyagram hakkında bilgiler vermiştik. Bu makalemizde Use Case diyagramından detaylı bahsedeceğiz. Öncelikle, genel Use case diyagramının tanımını hatırlayalım. “Bir kullanıcı ve bir sistem arasındaki etkileşimi anlatan senaryo topluluğudur.” Ivar Jacobson Senaryo tanımı için der ki: “Aktörle sistem arasında gerçekleştirilen, sonucunda aktöre farkedilir getirisi/ faydası oluşan etkileşimli diyalogdur. ” UML Use Case Diyagramları  sistemin işlevselliğini açıklamak amacıyla kullanılır. Sistemin birbirinden ayrı özelliklerinin detaylarını göstermekten ziyade, Use Case Diyagramlar, tüm mevcut işlevselliği göstermek için kullanılabilir. Buradaki en önemli noktalardan biri,   Use Case Diyagramlar temelde sequence diyagram ve akış diyagramlarından farklıdır. Use Case diyagramlar dört ana elemandan oluşmaktadır. Aktörler , Sistem (Proje kapsamını belirtir) , Use Caseler ...

Material Design Nedir?

Material Design nedir, ne işe yarar, işimizi nasıl kolaylaştıracak? Şekil 1 - Material Design UI Örneği Material Design, Google tarafından geliştirilen bir tasarım dilidir. 2014’te I/O konferansında Android 5.0 Lollipop ile beraber duyurulmuştur. Temel olarak, kullanıcılara daha kararlı bir arayüz sağlayabilmeyi amaçlıyor. Yeni gelen bu tasarım standartları ile Android uygulamalarındaki uyuşmazlık, tutarsızlık, dokümantasyon eksikliği gibi konulara bir çözüm getirilmiş oldu. Böylece kullanıcılar, daha tahmin edilebilir bir ortamda oldukları için uygulamalar arası geçişlerde zorlanmayacak,  bir uygulamanın nasıl çalıştığını daha çabuk kavrayabilecek ve daha kolay alışabilecekler. Özellikle farklı ekran boyutlarında uygulama geliştirenlerin yaşadıkları problemleri ortadan kaldıracak ve farklı ekran boyutlarını uyumlu hale getiren akıllı arayüz geliştiricilerinin işini bir hayli kolaylaştıracak. Şekil 2 - Işık ve Gölgelendirme Çalışmaları Materi...