Ana içeriğe atla

Kayıtlar

ALM (Application Lifecycle Management) Nedir?

Son dönemde arama motorlarında SDLC(Software Development Life Cycle)  arattığımızda; karşımıza gelen listede SDLC nin yanında  ALM  adında birçok sonuç görmekteyiz. Peki nedir bu ALM ? SDLC ile ALM arasındaki farklar nelerdir? Bu yazımızda bu konuya açıklık getirmeye çalışacağım. Uygulama yaşam döngüsü (ALM-Application Life Cycle Management) kavramını kısa bir şekilde açıklamak o kadar kolay değil.  SDLC ile ALM birbirlerine çok yakın kavramlar gibi gözükse de bu yaklaşım çok sınırlı ölçüdedir. ALM , SDLC’den çok daha büyük bir kavramdır. Yazılım Mühendisliği altında bir kavram olarak SDLC yi incelediğimizde; SDLC çeşitli yazılım geliştirme metodolojilerini kapsamaktadır.  ALM, bir uygulamanın yaşamını(büyümesi, geliştirilmesi, bakımı) yöneten ve devamlılık arz eden bir süreçtir.  ALM’i  iş yönetimi ile yazılım mühendisliğinin birlikteliği olarak düşünebiliriz. ALM  İstek Yönetimi, Mimari, Tasarım, Kodlama, Test , izleme, Sürüm Yönetimi...

Zaman Yönetimi İpuçları

Zaman yönetimi, herhangi bir eğitim döneminde öğretilmeyen, kişilerin kendi kendilerine öğrendikleri önemli bir beceridir. Zaman sabit gözüksede (1 gün = 24 saat)  bu yeteneği olan kişiler, olmayan kişilere oranla daha fazla zamana sahiptir.   Yazılım geliştirmek elbette heyecan vericidir, kodlamaya başladığımızda kendimizi kaptırır ve zamanın nasıl geçtiğini anlamayız. Zamanımızın neredeyse tamamını çalışarak geçirmek zamanı yönettiğimizi değil, zamanın bizi yönettiğini göstermektedir. Psikolojik, sosyolojik ve diğer ihtiyaçlarımızın karşılanabilmesi için zamana ihtiyacımız vardır. Bu yazımızda yaşamımızı daha kaliteli ve başarılı hale getirecek zaman yönetim ilkelerinden bahsedeceğiz. Uzun ve kısa vadeli hedeflerinizi belirleyin Daha iyi bir yaşam için; öncelikle sizin için neyin “en iyi” olduğunu bilmelisiniz. Gelecek hafta, gelecek dörtte birlik dilim, gelecek 20 yılda kendinizi nerede görmek istiyorsunuz? Bu soruları yanıtlayarak yaşamınızdan ne istediğiniz ka...

Kod OkurYazarlığı Kavramı

IT dünyasında son zamanlarda sıkça duyulmaya başlanan kavramlardan birisi de kod okuryazarlığı… Günümüzün teknoloji odaklı iş dünyasında, asıl mesleği ne olursa olsun, yazılım geliştirme ve kodlama ortamlarında eğitim alarak programlama yapmış kişilerin çok daha başarılı olacağı görüşünü savunan bir tezden bahsediyoruz... Temel amaç; insanları kod yazmaya teşvik etmek ve kalifiye yazılımcıların sayılarını arttırmak. Tabi bu noktada “eğitim şart” :). Kast edilen eğitim daha çocukluk yaşlarından başlıyor. Bu kapsamda Amerika’da başlatılmış ve sonra yaygınlaşmış en popüler projelerden birisi CodeDojo. 19 yaşındaki James Whelton ve Bill Liao’nun ortaya attığı CoderDojo , 7-18 yaş arası çocukların temel düzeyde HTML, CSS, JavaScript, PHP gibi teknolojileri öğrendiği bir etkinlik. Code.org isimli bir oluşum tarafından yayınlanan video içerisinde birçok rol model olabilecek isim (Mark Zuckerberg, Jack Dorsey, Chris Bosh, Bill Gates…) kodlamayı teşvik edici açıklamalarda bulunmuşlar… ...

Scrum Nedir?

Scrum günümüzde popüler olan Çevik Yazılım Geliştirme (Agile Software Development) Süreçlerinin bir türevidir. XP (Extreme Programming) gibi klasik bir SDLC (Software Development Life Cycle ) olarak algılanması yanlıştır. 1990 yılının başlarında geliştirilen Scrum bir SDLC olmayıp, bize bir Agile Framework (Çevik Altyapı) sunar. Yani sadece yazılım geliştirme süreçlerinde değil şirketin diğer tüm süreçlerinde kullanılabilir. Başarısı kanıtlanmış bir yazılım geliştirme yöntemi olup; Microsoft, Google, Facebook gibi şirketlerde kullanılmaktadır. Değişen gereksinimlerle daha etkin bir yoldan başa çıkmak, çalışanların motivasyonunu artırmak ve müşteri ile proje arasındaki iletişimi geliştirmek istiyorsak Scrum kullanılması kaçınılmazdır.   Product Backlog: İhtiyaçların tutulduğu bir listedir. Bu listede her bir ihtiyacın önceliği, amacı, detayları ve maliyeti belirlenir (Örn: Univera uniVIP yazılımı). Sprint Backlog: Belirli bir versiyon planı ortaya çıktıktan sonra o planda...

iCloud Nedir?

iCloud, IOS işletim sistemi yüklü cihazımız üzerindeki tüm verileri (kontaklar, e-postalar, resimler videolar, ayarlar vb.) Appple’ın yarattığı internet bulut ortamında saklayan araçlar ve teknolojiler bütünüdür. Yepyeni bir servis olan iCloud’u bir nevi bulut ortamındaki asistanımız olarak da düşünebiliriz. En güzel özelliklerinden birisi tüm IOS cihazlarımızla bazı bilgilerimizi senkronize edebilmemiz. Ayrıca iCloud sayesinde iTunes kullanım zorunluluğu ortadan kalkmaktadır. iCloud’u aktif hale getirmek için mevcut Apple ID’miz ve kullandığımız cihazda IOS5 işletim sisteminin yüklü olması yetiyor. iCloud’daki tüm bilgiler Amerika’daki Apple tesislerinde tutuluyor. iCloud servisini 5 GB veriye kadar ücretsiz kullanabiliyoruz. Daha fazla bilgi tutmak için örneğin 10GB’lık bir alana upgrade yapmak istersek bu hizmetin bedeli yıllık 20$ olarak belirlenmiş. Deniz KILINÇ

Duygusal Zeka (EQ - EI) ve İş Yaşamı

Yaşam ve çalışma şartları günden güne değişiyor ve kimileri için zorlaşıyor. Farklı organizasyon yapıları, yüksek stres seviyeleri ve belirsiz ekonomik dinamikler; şirketlerin “aranılan zeki personel” bakış açılarını da değiştirmeye başladı. Bu yazıda çok da yeni olmayan EI (Emotional Intelligence – Duygusal Zeka) tanımına ve careerbuilder’ın bu konuda yaptığı araştırmaya kısaca değineceğiz. Duygusal Zeka (EI), Amerikalı psikologlar Peter Salovey (Harvard Üniversitesi) ve John Mayer’in (New Hampshire Üniversitesi) 90’lı yıllarda ortaya attıkları bir kavramdır. EI bir insanın kendisine veya başkalarına ait duyguları anlama, sezinleme, yönetme ve yönlendirme yetisi, kapasitesi ve becerisinin ölçümü olarak tanımlanmaktadır. EI aynı zamanda, kişinin kendi duygularını tanıyan, kendine güvenen, iç motivasyonunu sağlayarak yenilikçi olmanın ötesinde, kişinin elde edeceği farkındalığı toplumsal boyuta da taşıyarak başkalarıyla olan çok yönlü ilişkilerinde liderlik özelliklerini kullanab...

9′dan 6′ya Çalışan Motivasyonu

Çalışan bir kişinin iş yerinde motivasyonunu yüksek tutabilmesi her zaman bir mücadele süzgecinden geçer. Özellikle desteklenen genel bir iş stratejisinin parçası olarak çalışan motivasyonuna önem verilmesi denetçiler ve yöneticiler için ayrı bir emek gerektirmekte. Yöneticiler bir yandan en iyi çalışanları için kendi iktidarlarını yetkilerini devretme konusunda kullanarak çalışanlarının sınırlarını daha da genişletebilirken görmezden gelinen bir çalışanın da desteksiz hissetmesi olağandır. Hiçbir çalışma ortamı elbette mükemmel bir iş motivasyonu sağlayamaz. Hatta en çok motivasyon arttırmayı geliştirici yöntemleri uygulamaya çalışan iş yerlerinde bile günlük zorluklarla ve sık sık hedeflenen teşvik çabaları ile %100 bir başarı elde edilemez. Bazı iş yerleri de vardır ki çalışanlar ofislerine gitmekte zorlandıklarını ve var olan enerjilerinin de yok edildiğini belirtiyor. Unutulmaması gereken tek nokta; dâhil olunan kuruluş nasıl bir yapıya sahip olursa olsun çalışanlardan daha veri...