Günümüz teknolojisinin geldiği nokta itibariyle veri toplama ve saklama artık eskisi kadar zor ve maliyetli değil. İnternet üzerinde çalışan uygulamalar, el bilgisayarı uygulamaları gibi uygulamalar sayesinde, veriler toplanıp diskler üzerinde neredeyse sınırsızca saklanabilmekte. İş zekası kavramını, en basit anlamda, elde edilen bu büyük kapasiteli bilgileri analiz ederek yeni sonuçlar çıkarmak olarak tanımlayabiliriz. Bu tanım kendi içinde teknik olarak veri madenciliği, sorgulama ve raporlama gibi farklı aktiviteler içerir. Dolayısıyla iş zekasından bahsederken bir çok önemli adımı olan bir disiplin dersek yanılmış olmayız.
Başlarken...
Yukarıda kısaca tanımını yaptığımız iş zekası kavramı gün geçtikçe karşımıza daha çok çıkmakta ve bu yönde geliştirilen uygulamalar yaygınlaşmaktadır. Bu konuda yapılan çalışmalar ile birlikte elde edilen sonuçlar hiç şüphesiz şirketleri cezbediyor. Neden mi?
Çünkü;
· İş zekası uygulamaları şirketler için karar verme, maliyet düşürme ve yeni fırsatlar yaratmak için kullanılabilir
· Yöneticiler ise iş zekası uygulamaları sayesinde verimsiz süreçleri belirleyebilir.
· Üst düzey yöneticiler ise IT’cilerin yeni bir rapor hazırlamasını beklemeden elindeki bilgiyi analiz etmeye başlayabilir.
Yani iş zekası ile her kademedeki kullanıcılar için yeni fikirler ve sonuçlar üretebilecek uygulamalar geliştirmek mümkündür. Ancak iş zekası uygulamalarının geliştirilmesi ve tasarlanması sırasında dikkat edilecek hususlar vardır.
Aksi halde ortaya çıkacak sonuç beklentiyi karşılamayıp hayal kırıklığı yaratacağı gibi “iş zekası” uygulamasına olan bakış açısını da tamamen değiştirmesine sebep olabilir. Dikkat edilmesi gereken hususlar;
· Doğru Hedef: Bir iş zekası uygulaması geliştirilirken öncelikle uygulamanın hedefi doğru belirlenmelidir. Analiz edilmek istenen durum veya sisteme etki eden tüm parametreler en doğru sonuca ulaşmak için uygulamaya dahil edilmeli ve değerlendirilmelidir.
· Sistem Bütünlüğü: Sistem bir bütün olarak ele alınmalı etkileşim içinde olan süreçler birbirinden bağımsız düşünülmemelidir.
· Veri madenciliği: İş zekası uygulamasının kullanacağı veri temiz olmalıdır. Tutarsız sonuç çıkarılmasına neden olacak bir veri kümesi ile çalışılmamalıdır. Bu noktada daha önceki yazımızda bahsettiğimiz veri madenciliği prensipleri devreye giriyor. İş zekası uygulamasından en iyi performansı almak için veri madenciliği prensipleri doğrultusunda temiz bir veri ambarı oluşturulmalıdır.
Bu üç husus bir uygulama geliştirme öncesinde verilerin oluşturulması kısmında çok önemlidir. Burda yapılacak yanlış bir değerlendirme daha sonraki süreçlerde projeyi bir çıkmaza sürükleyebilir. Uygulamanın üzerine inşa edileceği veri sorunsuz bir şekilde tasarlanıp oluştuğunu varsayalım. “Bu uygulamada başarı kriteri nedir?” diye sorulduğunda verilecek cevap tek değildir.
Teknik ekip istenen zaman diliminde uygulamayı istenen şekilde tamamlamış olabilir. Bu teknik ekibin başarısıdır. Ancak bir iş zekası uygulamasının asıl başarı kriteri, uygulamanın sisteme kattığı değerdir. Dikkat edilecek hususlardaki ilk madde “Doğru Hedef” idi. Dolayısıyla başarı ortaya koyulan hedefin ne derece yakınında olduğunuzla ilgilidir.
İşte bu yüzden, iş zekası uygulamalarından verim alabilmek ve uygulamasının başarılı olabilmesi için birden fazla aktör gereklidir. Son kullanıcının yanı sıra, uygulamayı geliştirecek teknik ekibe ve bu uygulamayı çok boyutlu düşünerek analiz edecek yöneticiye ihtiyaç vardır. Böyle bir projenin yönetimini, kurumun mevcut misyonu, hedef ve stratejileri hakkında geniş bir bakış açısına sahip, sistemde ortaya çıkarılacak bir anahtarı performansa çevirebilecek kişilerin yapması daha doğrudur. Bu üç aktörün iş birliği ile ortaya çıkarılacak iş zekası uygulaması sadece bazı değerler göstermeye yarayacak bir rapordan ibaret değil sistem üzerinde yepyeni sonuçlar çıkarabilecek bir uygulama haline gelir.
Geliştirme süreci...
Hedef belirlenmiş, sistem bütünlüğü ele alınarak veri madenciliği çalışması yapılmış ve tüm aktörler doğru şekilde belirlenmişse iş zekası projesine başlamak için gerekli adımlar atılmış demektir. Bundan sonraki adım ise uygulamayı geliştirecek bir araç seçmektir.
İş zekası uygulamaları geliştirilebilecek ve ortamlar ise henüz sınırlı ve maliyetli. Microsoft, IBM gibi dev grupların geliştirdiği araçlar bulunuyor. Bir sonraki yazımızda, hayatımıza yıllar önce giren ancak yeni keşfedilen bir araç olan Qlikview ile tanışacağız. Mustafa ERŞAHİN
Yorumlar
Yorum Gönder