Bu makalemizde “Wired” dergisinde kapak başlığı olmuş (Web is dead, long live internet) ve Bloomberg Bussinessweek dergisinde yayınlanmış[2] bir konudan bahsedeceğiz. “Web öldü yaşasın uygulamalar” başlığı ile ele alınan aslında günümüzde teknolojinin eğilimlerini ve bu eğilimlerin yaşam kültürüne yansımalarını farklı bir bakış açısıyla anlatmaktadır.
Derginin bu kapağı yapmasının nedeni son dönemde gördüğümüz ve önemini anlamaya başladığımız “Uygulamalar” ve “Uygulama Kullanma” eğilimidir. Wired dergisinin genel yayın yönetmeni Chris Anderson bu gelişmeyi şöyle anlatıyor:
- Sabah kalktınız ve e-postalarınızı iPad’den kontrol ettiniz. Yani bir uygulama kullandınız.
- Ardından kahvaltı sırasında Facebook, Twitter ve New York Times’a göz attınız. Üç uygulama daha kullandınız.
- Ofise giderken akıllı telefonunuzdan bir podcast dinlediniz. Bir uygulama daha.
- İşyerinde bir okuma programı üzerinden RSS bilgilerini taradınız ve Skype ile birkaç görüşme yaptınız.
Aslında tüm günü internette geçirdiniz ama ‘web’de değildiniz.” Son birkaç yıl içinde, dijital dünyanın en önemli değişimlerin biri, direk browserdan erişmektense uygumlalar yardımı ile bilgileri taşıma şeklindedir.
Geçmişte, Google gibi arama motorlarından önce istenilen bilgiyi etkili ve kısa zamanda bulmak büyük bir külfet idi. Google web’in düzenlenmesi görevini üstlendi ve kısa zamanda rakiplerine büyük bir fark attı. Web büyüyor fakat Google dışında kalan herhangi bir şirket ciddi bir para kazanmıyordu.
Web’in para beklenen ivmeyi sağlayamadığı bu ortamda web’e bir alternatif oluşturulması gerekliliği ortaya çıktı. Burada da kapalı sistemler üzerinden ürünü veya hizmeti satmanın çok daha mantıklı bir model olduğu görüldü. Steve Jobs’un iTunes ile adını koyduğu bu model belki web gibi özgür, açık ve sosuz genişleme hevesinde değildi ama basit bir soruya cevap veriyordu: Para kazanabilir miyim? Evet. İyi bir oyun, bir verimlilik programı yazan bunu binlerce, on binlerce kişiye satıyor ve payını alıyordu. Üstelik Anderson’a göre web mühendisler tarafından tasarlanmıştı ve bilgiyi veya içeriği sunma yönünden çok da ve temiz etkili değildi. Buna karşın uygulamalar, kullanıcının arzu ettiği bilgiyi kolay, temiz ve şık ara yüz ile etkili biçimde veriyordu. Bu yüzden birçok insan web yerine oradaki birçok uygulamayı konsolide eden uygulamalara yöneldi. Bugün bu dünya hızla ve gelir modeli sağlam biçimde büyüyor.
Tüm bu gerçekler bir noktayı işaret ediyor: İnternetin gelecekteki merkezi uygulamalar olacak.
Kaynaklar:
- Bloomberg Bussinessweek dergisi, 2010, Serdar Turan, 5-18 Eylül, Sayfa: 32
Armağan DÖKER
Ben tam aksini düşünüyorum. Tarayıcılar öyle gelişiyor ki artık uygulamalar tarayıcıda çalışıyor.
YanıtlaSilSkype hiç kurmadım google talk'ı webden kullanıyorum, Şimdilerde google amerikada gmail üzerinden tel görüşmesini de başlattı...
RSS'lerimi bilgisayardan değil Google Reader sayfasından takip ediyorum, böylece her oturduğum bilgisayara uygulama kurmak zorunda değilim.
HTML5'in getirdiği yeniliklerle HTML javascript ve CSS ile oyun bile yapılabiliyor.
Evet uygulamalar olacak ama hepsi tarayıcılarda çalışacak. Ve ilerdeki bilgisayarlarda sadece tarayıcı olması yetecek.
Merhaba Fikret bey, Görüslerinize kismen katiliyorum. Aslinda olayi web ve uygulamar diye ayirirken ki en kritik nokta; mobil cihazlarin hayatimizdaki öneminin giderek arttirmasi. Iphone, ipad, nexus one - android, motorola-droid, windows mobile yatirimlari ve üzerlerindeki uygulamalarin sayisinin artmasinin temel nedeni, bu cihazlarin satislarinda çok net artislarin olmasi. Bu cihazlarin satisi arttikça üzerindeki uygulamarin artmasi dogal bir arz-talep meselesi haline geliyor:) Örnegin google talk'i da su anda nexus one üzerinde rahatlikla kullanabiliyoruz. Yatirim çift tarafli devam edecektir. Cihazlar kullanimi artmaya basladiginda, ister istemez uygulamalar hayatimizda daha etkin rol oynayacaktir.
YanıtlaSil