Akıllı telefon kavramı ile nesnelerin internete kavuşmasına aşinayız. En basit tanımı ile Nesnelerin interneti: cihazların internet aracılığı ile diğer cihazlar ile iletişime geçmesi. Şimdiden birçok nesnenin başına akıllı terimi geliyor, yakın gelecekte ise bu liste çok daha uzayacak(Akıllı bileklikler, akıllı saatler, akıllı gözlükler, akıllı tshirtler, akıllı raketler...).
Internet of Things kavramı ilk olarak 1999 yılında yılında Kevin Ashton tarafından bir şirket sunumunda kullanıldı. Günümüzde 11 milyar ürünün internet bağlantısı var iken, Business Insider’ın yaptığı araştırmaya göre 2020 yılında kadar 24 milyar ürünün internet bağlantısı olacak. Bu sayı dünya üzerinde kişi başına dört nesneye tekabül ediyor.
IoT ile evinizdeki birçok eşya
internet erişimine sahip olabiliyor ve kendi API’leri(Application Programming
Interface/Uygulama Programlama Arayüzü) üzerinden çeşitli özelliklerini
dışarıya sunabiliyor bu sayede nesnelerin birbiri üzerinde kontrolü olabiliyor.
Bu duruma örnek olarak çok sık karşılaştığımız “Facebook ile Bağlan” durumunu
gösterebiliriz. Facebook, API ile harici kaynakların veri ulaşımını sağlıyor. Bir nesnenin bir başka nesneye bağlanarak
internet transfer protokolü aracılığı ile bilgi aktarması üzerine birçok şirket
IoT platformlarını genişletiyor. Bu platformlar nesnelerin sensörleri ve bilgi
ağı arasında köprü görevi görüyor. Amazon Web Services, Microsoft AzureThingWorx
IoT Platform, IBM's Watson, Cisco IoT Cloud Connect, Salesforce IoT Cloud,
Oracle Integrated Cloud en bilinen IoT platformları arasında.
IoT hakkındaki gerçekler ve
beklentiler şu şekilde;
·
Önümüzdeki beş yıl içinde IoT çözümlerine
yaklaşık 6 trilyon dolar harcama yapılacak.
·
İşletmeler için operasyon maliyetlerini azaltma,
üretimi iyileştirme, yeni pazarlara girme ve yeni ürün geliştirme gibi
avantajları bulunuyor.
·
IoT çözümlerini işletmelerden sonra en çok
hükümetler benimsiyor.
Türkiye’de de nesnelerin interneti hızla gelişim gösteriyor.
Bu konuda faaliyeti bulunan şirketler arasında Pubinno, Cosa, IVEN, Arçelik,
yer alıyor. Turkcell ise giyilebilir teknoloji konusunda T-Fit adındaki ilk
yerli akıllı bilekliği üretti.
Bizim de ortaklık yaptığımız Sade Grup, Sade.IO adlı
platformuyla nesnelerin interneti konusunda çalışmalar yapan yerli bir firma.
Sade.IO markası BLE 4.0 temelli, kablosuz olarak dizayn edilen ürün ailesi ile
hiçbir özel niteliğe ihtiyaç kalmadan, IoT çözümlerini geliştirebilme imkanı
sunuyor. Ürün ailesini Sensörler, Gatewayler (WiFi, GSM, Ethernet, InCar, Smart
Phone, SigFox), Triggerlar ve Platform oluşturuyor.
Endüstriyel IoT çözümleri hakkında ayrıntılı bilgi için
Univis sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder